Bak şimdi, yılların Bellona'sına gittik, 'Büyük firma, başımız ağrımaz' dedik. Mağazaya giriyorsun, Allah var, göz boyuyorlar, ışıklandırma, dekorasyon şahane! Karımla beğendik koltuk takımını, 'Tamamdır!' dedik. Ödeme yaparken problem yok, hızlılar. Ama ne zaman teslimat ve servis deseler... Oraya bir 'yavaş çekim' tuşu koymuşlar sanki. Koltuk takımı gelene kadar biz neredeyse evlendik, çocuk yaptık! Geldikten sonra da, o kadar para veriyorsun, üç ay sonra bir bakıyorsun, koltuğun altından 'gıycırttt' diye bir ses geliyor. Hemen arıyorsun servisi... 'Efendim, kaydınız oluşturuldu, size döneceğiz.' Dönecekler, dönecekler, ben emekli oldum onlar hâlâ dönüyor. Yani şimdi, dıştan bakınca janti, marka diye güveniyorsun ama arka planda, hizmette sınıfta kalıyorlar. Ne tam kötü, ne tam iyi. İdare eder, idare eder... Ama biraz canınızı sıkarlar, benden söylemesi.